Header Ads

Futbol çok haşin bir iş. Bense naif biriyim.

Martın kış yüzü. Çuhalaşmış sahalarda, bayıldıkları ‘artık iyi oyun beklenmemeli’ bahanesine sarılmış takımlardan, kısır maçlar...
Bursaspor Manisaspor’u iki farklı yenerken ne rakibi üzerinde ciddi bir baskı kurabildi, ne de birkaç prepozisyondan (pozisyon öncesi) fazlasını üretebildi. Bursaspor takımının iki kuvvetini hatırladık bu vesileyle. Birisi, savunmanın skora katkısı. Her türden duran topta iş başındalar. Ömer Erdoğan 4 sayıyla en golcü savunmacı. 3 gollü iki kişiden biri takımdaşı Zapotocny, diğerleri Trabzonsporlu Egemen ve Sivassporlu Sedat. Yeşil-beyaz savunmanın (kaleci Ivankov dahil) toplamda 11 golü var.
Diğer kuvvet, serinkanlılık. Saracoğlu’nda Fener’i yenerken de böyleydiler; acele etmiyorlar, telâşlanmıyorlar. Bunda Galatasaray, Beşiktaş, Trabzon görmüş dört oyuncunun da bir payı var galiba. Artı, orta sahada bir sükûnet jeneratörü gibi işleyen Ivan Ergiç’in. Marksizme eğilimini bildiğimiz oyuncu, 2007’de İsviçre gazetesi Wochenzeitung’a şunları demişti: “Futbol çok haşin bir iş. Bense naif biriyim. Dürüst bir oyun bence başarıdan daha önemli. Taviz vermek istemediğim kişisel devrimci düşüncem budur. Teknik direktörler bilinçli olarak baskı uygular, saldırganlığı kaşırlar, sonra da oyuncular sahada patlamaya hazır bomba gibi olur. Çoğunlukla bilinçsizce yapılır bunlar. Ama oyuna zararı dokunur.” Keşke Bursaspor camiası ve seyircisi biraz bu adamdan örnek alsa.

1 yorum:

  1. ivan ergiçin marksist olduğunu yeni öğrendim. kendisine sempati duymaktayım an itibariyle. bizden biri ergiç. ismi kötü çağrışımlar yapıyor bana. korkunç ivan

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.