'Siz gitseniz de biz adam gibi maç seyretsek!'
Başlık enfes bir yazıya (daha) imza atmış olan İbrahim Altınsay'dan. Yazıdan büyükçe bir alıntı:
Sonra Başbakan, zarif üslubuyla ‘beğenmeyen gitsin’ gibilerinden bir şey söyledi... Tamam da, ben hiçbir şeyi beğenmiyorum. Yine de, gitme imkânım olduğu halde ve büyük ölçüde muktedirlerin yaptıklarından şiddetle rahatsız olduğum için, gitmiyorum. Ne olacak şimdi? Bu ülkenin Nâzım Hikmet gibi aydınlarına ve özellikle 12 Eylül’den sonra en iyi yetişmiş insanlarına sadistçe yapıldığı gibi vatandaşlıktan mı atacaksınız beni, yoksa Hrant Dink gibi toprağın altına yollanmama göz mü yumacaksınız!Terk etmezsen...
Gaz yukarıdan geldi ya, işsiz, eğitimsiz, kadınsız, yani geleceksiz bırakılmış bir avuç genç, geçen haftaki Trabzonspor-Beşiktaş kupa maçında birilerinin ellerine tutuşturduğu bayrakları sallamış, meşhur ‘Ya Sev Ya Terk Et’ pankartını açmış... İş imkânı bulduklarında, haklı olarak en başta bu adamlar ülkeyi terk eder, ayrı konu... Bir kere şu bayraklar bir gram et gibi, bin ayıp örter oldu. Kaçak inşaat yapan çatısına, insanları köle gibi çalıştıran işyerinin önüne bayrağı dikiyor. Memlekette temel hak ve özgürlükler çiğnendikçe bayrakların boyu büyüyor. Saddam’ın Irak’ında bile olur olmaz yerlere asılmış bu kadar bayrak görmemiştim. Aklımız durdukça bayrak sallıyoruz. Ya da tersi oluyor... Bu gidişle baskıları, haksızlıkları, yolsuzlukları, yağmalanan toprakları, yakılan ormanları gizlemek için bütün ülkenin üzerine bayrak örtmek gerekecek.''...Ne oldu da oradan buraya geldik? Muktedirler iktidarlarını, düşman yaratmaya, farklı olana tahammül etmemeye dayandırdıkları için böyle olduk. Pankartlar konusunda en hassaslarımız bile ‘Ya Sev Ya Terk Et’ sloganına ses çıkarmadığı için böyle olduk. Federasyon bu tür pankartları ve gerginliği körükleyici tavırları görmezden geldiği için, kulağının üzerine yattığı için böyle olduk. Bu işlerde tarafsızlık, orta yolculuk olmaz. Görmezden gelmek onaylamaktır, desteklemektir... Sonra da sıkıştığınızda “Beğenmezsen gelme kardeşim” demekten başka bir şey yapmazsınız. Her hafta İngiltere’ye gidip Premier Lig maçı seyredecek halimiz yok. Hani siz gitseniz de biz adam gibi maç seyretsek...'
not: bu yazı 19 kasım 2008'de radikal gazetesinde yayımlanmıştır.
Post a Comment